Yüz gençleştirme nedir?
Yüzde yaşlanma oldukça dinamik bir süreçtir ve bu sebeple yüz gençleştirme uygulamaları oldukça önem arz etmektedir. Yaşam boyunca her yaş döneminde kendine özgü farklı bölgelerde yaşlılık belirtileri ortaya çıkmaktadır. Yaşlanma belirtileri ilk önce göz çevresinde belirmeye başlar. Kaz ayakları, göz kapaklarında torbalanmalar, kaş düşmesi ve alın çizgilerinde belirginleşme gibi görülmektedir.
Aynı zamanda görece daha yavaş belirse de burun ve yanak bölgesinde de çizgiler belirginleşmeye başlar. Ardından yanaklarda sarkma ve elmacık kemiklerin belirginliğinin kaybolması, gıdıda sarkma, boyun ve yüzde derin kırışıklıklar ortaya çıkar.
Yüz gençleştirmede hangi uygulamalar yapılmaktadır?
Yaşlanma belirtilerinin giderilmesinde her hastaya kişiye özel bir tedavi planı çıkarılır ve hastanın bulunduğu yaş grubu, ciltteki bozukluklar gibi konular göz önünde bulundurulur. Bu bozuklukların giderilmesinde uzun zamandır botoks kullanılmakta ancak artık bu iş için geliştirilmiş etkinliği tıbbi olarak kanıtlanmış cihazlar da bize bu konuda çok büyük avantaj sağlıyor. Bu şekilde hastanın ihtiyacına göre bir yada birkaç yöntem kombinlenerek kullanılabiliyor.
Yüz gençleştirmede yaşlara göre tercih edillen uygulamalar nelerdir?
Örneğin 30-40’lı yaşlarında bir hanımda ciltte sarkmalar ve cilt kalitesinde bozulma az olacağından cilde kandan elde edilen PRP adı verilen kök hücre enjeksiyonuyla beraber tek bir seans lazer ve göz çevresine botoks uygulanması genç ve taze bir görünüm için yeterli olacaktır. Bunun yanı sıra gerektiğinde “custom made filler” da kırışıklıkları açmak için yüz gençleştirme tedavisine eklenir.
40’lı yaşlar dan sonra Secret altın iğne , fraxiyonel lazer, HİFU, iple askılamallar, dolgu uygulamaları yapılmaktadır.
45’li yaşlardan sonra ise PDO, PLA; Silüet soft, spring thread gibi Fransız askı gibi yöntmeler uygulanabilir. Ancak daha ileri yaşlarda ise yüz germe ameliyatı en iyi sonuç verecek yöntemdir.